Efdal Seçim Oturmuş (YSK) üyelerine taşlama ettiği gerekçesi ile 2 sene 7 ay 15 zaman dam cezası düz İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Saraçhane’de İYİ Öğür lideri Meral Akşener ile alay malay bir konuşma yaptı. İmamoğlu’na bindi amacıyla gelen kalabalığa seslenen düet iktidara sert sözlerle yüklendi.

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN’IN SÖZLERİNİ OKUDU

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın İBB Başkanıyken ukubet aldığındaki ifadeleri okuyan İmamoğlu, “Bugünkü davada verdikleri ceza, bed bir sonuçtur. Size okuyacağım sözü dinleyin; ‘Görüyoruz kim etki yoz bağımsız milletvekili değil, böylelikle yargının işleyişine, hak ilkelerinin değil, siyasetin hükümran olduğu benzeri sefer elan ortaya çıkmıştır. Siyasi rakiplerimiz, okkalı ve menfaat odakları seçim sandıklarında karşımızda duramayacaklarını, önümüzü kesemeyeceklerini iyiden iyiye anlamış olmalılar kim hakeza benzeri yola başvurdular. Bu el, kusurlu bir yoldur. Hak, gün gelecek yargıyı siyasallaştıranlara birlikte geçişsiz olacaktır.’Ne kadar akıllıcasına cümleler değil mi? Yahu, bu kararı aldıran özlük, bu sözler senin değil mi! Bu sözler, bu belediyenin başkanı iken sizinle ilgili alınan bu kararla ilişkin yaptığınız konuşmadan cümleler! Görüyorsunuz değil mi, nereden nereye! O çevrim yola ulus diyerek çıkanlar, bugün kavim biziz diyorlar! Oran bizim diyorlar. Serencam alamayacaklar. Bu sabahki umudum ayrımsız ise, şu anki umudum bin!” ifadelerini kullandı.

İmamoğlu’nun açıklamaları şöyle:

“Evinize, Saraçhane’ye kıvrak geldiniz. İstanbul sizin, 16 milyon İstanbullunun. Hangi çılgın, millete ilgili sürecin önüne takım koyabilirmiş? Hangi taşkın zincir vurabilirmiş? Tek kimse vuramaz! Bu akşam biriz, birlikteyiz. Ferda, henüz çok birlikte olacağız. Kontak ve beraberliğimizin pir bire bir anını bu akşam ezanı başlatıyoruz, yarın çok daha büyüyecek. Genel Başkanlarımız bir arada olacak erte, hep gelişigüzel olacağız. Biz hayatımızda aklımıza gelmeyecek şeyleri yaşıyoruz Genel Başkanımız bizimle bu arada duygularını paylaştı. Genel Başkanım Kılıçdaroğlu beni aradı. Yarın 6’lı masanını liderleri ile gelişigüzel İstanbulluların evinde bir arada olacağız. Zamanını sizinle paylaşacağım. Bu ülkü, Türkiye’de düştüğü durumun özetidir.

“ALDIKLARI SEÇME KARAR KENDİ ÇIKARLARI İÇİN”

Ezan okunurken kalbi saf insanlarımızın duaları akseptans olur. Zaman hicap duyduğumuz bu hatıra, bu ortamı bize yaşatan bu etki sürecinin zehir kararını yaşayıp sizleri buraya çağırma etmeyi tabii istemezdim. Bu dertleşmeyi sizin kararınızın bulunmayan sayıldığı aynı ortamın bu şekilde aynı alışkanlık haline geldiği anda siftinlik bu ülkeyi yaşatmaz kuzuluk beyan etmek isteyenlerin ekmeğine yağ sürmüş olurduk. O yüzden sizi buraya davet ettim. Bu murafaa, bu sevgili Türkiye’de adaletin kalmadığını ispatı. Bu sav, ülkeye hak ve el erki kadar yer mehabetli değerleri ifham etmek istemeyen insanların yönettiği benzeri davadır. Ayrıca, mehabet biziz; ulus biziz, seçme şeyin sahibi biziz diyen insanların gafil, utanmaz aynı biçimde süreci yüklülük altına alıp değişmeyen verdikleri benzeri davadır. Keşki bu ülkü benzeri hususiyet davası olsaydı. Adalet önünde bir yargılanma süreci olsaydı. Bu sorun, var olan düzende perişan akort diyebileceğimiz ayrımsız düzenin davasıdır. Aldıkları seçkin karar, özlük çıkarları üzere… Milletimizin yaşadığı müşkülat, yoksullaşması, eğitimden adalete bir nice sorunun üstünü durdurmak üzere ortaya koydukları çirkin ayrımsız kaime sürecinin sonucudur. Çocuklarımızın gelecekle ilişik umudunun kalmadığı ayrımsız ortamda, ortada sudan sebeplerle asılsız gerekçelerle sav üreterek hukuku üstelik zedeleyerek hepimizi yaralayan aynı süreçtir zaman yaşadığımız ülkü. Bu bozuk düzeni kuran, bu berbat düzen sahibi olan o aynı avuç kayırıcı bundan sonra mertçe, dürüstçe, cesaretle savaş etmeyi bırakmışlardır. Özlük düzenlerini korumak üzere kargaşalık dalavereye başvurarak akla gelmeyen işleri yürürlüğe koyan insanların sürecidir. Bu döküntü akort, 31 Mart gecesi AA üzerinden o verileri kapatıp, seçimi elimizden almaya atılganlık ettikleri dolaşma başlamıştır. İstanbul’üstelik nazik bire bir irade ortaya koydunuz. Cesim aynı demokrasi tokadı attınız. Seçimi isnat etmek istemediler, söke söke aldınız! 6 Mayıs’ta seçimi iptal ettiler. Tokadı misli misli attınız. Doymadılar, doyamadılar.

“BİZİ MAHKUM ETMEYE KALKANLARI PİŞMAN EDECEĞİZ”

Ferda yeniden burada olacağız. Dertleşeceğiz. Özellikle CHP Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu oluşmak için, eşsiz İyi Öğür Genel Başkanı Meral Akşener ve 6’lı masanın diğer siyasi parti liderleriyle gelişigüzel olacağız. El Erki için savaş edeceğiz. Bu ülkenin adalete, merhamete, vicdana, umuda ihtiyacı var. Umudunuz eksilmesin.Sadece İstanbul’a değil, Ankara’ya, İzmir’e, Hakkari’ye, Sinop’a, Diyarbakır’a, Trabzon’a, hep şehirlere sesleniyorum. Zaman burada yaşatılan husus, ülkemizin herhangi bir durumunda insanlarımıza yaşatılabilir. Milletçe ayağa kalkacağız. Bizi mahkum etmeye kalkanları pişman edeceğiz. Sandıkta edeceğiz! Onlar bizi gazaplandırmak istiyorlar. Bizim ideallerimiz var. Bizim 2023 ideallerimiz var. Bütün birlikte yanında aralıksız çalışacağız. Milletimizi entelektüel günlere dayanmak hesabına 2023 yılında seçimlerde bu ülkenin konusunda çökmeye etkin zihniyeti bütün alay malay göndereceğiz. İstanbul’de başardık, Türkiye’de başaracağız. Size net kendisine söyleyeyim, aradan 3,5 sene önceki türlü. Amma benim hâlâ gençliğim var gençliğim. Şimdi umudumuz efdal. Benim gibi, ceketini çıkartıp, kollarını sıvıyacak Türk milleti var. Adalete teşne Türk milleti var. Sizden küçümseme kabul etmek istiyorum; 2023’te seçme şey haddinden fazla adamakıllı olacak. Ankara duysun, mahkemeye müdahale eden hatır duysun; seçme madde haddinden fazla güzel olacak!”

“SARAÇHANE NE ÇEKTİNİZ BE”

İmamoğlu’ndan sonra hezel kayran Akşener’in açıklamaları şu şekilde: “Saraçhane, ne çektiniz be! Bundan yıllar önce okuduğu tıpkısı şiirle mahkum olan benzeri büyükşehir belediye başkanı vardı. Tığ yuhlamayız, biz gereğini yaparız! O büyükşehir belediye reisi, buradan sizlere seslenip demişti ki ‘bu terane burada bitmez’. Doğrudur, o sıkıntı orada bitmedi, zaman Meral Akşener namına saraka veriyorum, bu tarz dahi burada bitmeyecek. İnsanlar korktuğu ahit merhametsizlik yaparlar, haksızlık yaparlar.

“ONLAR KORKUYOR, BİZ KORKMUYORUZ”

Bugün Ekrem kardeşim için sunulan bu kararın arkasında benzeri nazik kaçınmak var. Onlar korkuyor, biz korkmuyoruz. Yaşa hürriyet, kahrolsun istibdat diyoruz! Yıllar evvel burada şiir okuduğu için ‘muhtar olamaz’ denilen ayrımsız büyükşehir şehremini vardı. O reisicumhur oldu. Zira millet iradesine ahali uzatılmıştı. O günün korkakları, vesayetçileri… Kimler, kimlerle bu arada! Kimler, hangi ayla geldi! Sandıkta gereğini yapacaksınız. O sandıkta helal oylarınızla, demokratlık ile diyeceksiniz kim ‘Hadi bakalım, sizi gönderiyoruz.’ Millet iradesiyle seçme İBB Başkanı’na, şehri eminine tıpkısı temaşa neticesinde bu cezasının verilmesi.

“BU CEZAYI DAHI YIRTACAKSINIZ”

Güzeşte eş cezayı elbette bu kavim yırttıysa, bu cezayı de yırtacaksınız. Sandıkta yırtacaksınız, el erki ile yırtacaksınız. Dünün korkakları kuşkusuz kaçarak gittiyse, bugünün korkakları dahi kaçarak gidecekler. Kendinize güvenin. İradenize güvenin. 2019 31 Mart’ı hatırlayın. Bir Numara turda yanlışlık yaptılar. Hangi oldu? 805 bin ayırt attınız! Korkunun ecele faydası yok. Zaman burada tıpkı buyuru var. Bu buyuru tıpkı murafaa kurdu. Anne duruşma bura. Saraçhane’de kurulan duruşma! O mahkemede aklandın! Ferda 6 umumi başbuğ adına burada olacağız. Bu haksızlığın karşısında duracağız. Yaşasın özgürlük, kahrolsun despotizm.”