YSK üyelerine hakaret ettiği gerekçesiyle yargılanan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun davasına zaman bitmeme ediliyor. 31 Mart 2019 seçimlerinin tahrip edilmesinden bilahare YKS üyelerine hakaret suçlamasıyla yargılanan İmamoğlu davasında savcı mütalaasını tekrarladı ve İmamoğlu üzerine 4 yıl 1 aya kadar dam cezası talep etti.

KARAR ZAMAN AÇIKLANACAK

İstanbul Büyükşehir Şehremini Ekrem İmamoğlu’nun yargılandığı sorun bugün saat 11.30’dahi görülmeye başlandı. Küçük Asya 7. Temel Ceza Mahkemesi’nde tanıdık davada kararın çıkması bekleniyor.

İMAMOĞLU O ESNADA OKULDAYDI

İBB Başkanı İmamoğlu, değişmeyen duruşmasına katılmadı. Murafaa başladığı sıralarda Davutpaşa Rum Lisesi’ne giden İmamoğlu, öğrencilerin alkış ve sloganlarıyla karşılandı.

DURUŞMA OLAYLI BAŞLADI

Öte yandan Ekrem İmamoğlu’nun katılmadığı duruşma hayli berduş başladı. Murafaa salonuna girişte kaos yaşandı. Acara Bukağılık ekipleri önlem aldı. Duruşmada tanık kendisine dinlenecek olan Tasavvur Ağaç birlikte gönül girmekte sarp yaşadı.

REDDİ HAKİM TALEBİ REDDEDİLDİ

İmamoğlu’nun avukatları duruşmanın başlangıcında reddi bilgili talebinde bulundu ancak bu murat reddedildi. Davada avukatlar, Prof. Adem Sözüer, Prof. İzzet Özgenç ve Prof. Ahmet Gökçen aracılığıyla hazırlanan mütalaayı mahkemeye sundu.

SAAT 16.00’YA BÜYÜKLÜĞÜNDE ALENIYET VERİLDİ

İmamoğlu’nun avukatlarının asıl hakkındaki mütalaaya karşı beyanda bulunmaları için duruşmaya saat 16.00’a kadar vuzuh verildi.

DAVA HASTALIK VE NASIL AÇILDI?

İmamoğlu, 30 Teşrinievvel 2019’üstelik Fransa’nın Strasbourg kentinde düzenlenen Avrupa Konseyi Yerli ve Lehçe Yönetimler Kongresi’nde aynı istişare yaptı. İBB Başkanı konuşmasında ‘seçme döneminde amme kaynaklarının kudret lehine bıkılmayan şekilde kullanıldığını, kampanya boyunca toplumu bölücü ve kutuplaştıran tıpkı vasıta kullanıldığını, Reisicumhur ve kabine üyelerinin seçim yasaklarını dikkate almayan eylem ve uygulamalarda bulunduklarını’ söyledi. İmamoğlu, ‘iktidarın İstanbul’de seçimi, YSK kararı ile tahrip ettirerek görmek istediğini’ savundu.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ise 4 Son Teşrin 2019’dahi İmamoğlu’nu kastederek “Avrupa Parlamentosu’na gidip, Türkiye’yi şikayet fail ahmağa söylüyorum. Bunun bedelini bu kavim sana ödetecek. Bu hareket bu kadar müft değil” açıklamasını yaptı. İmamoğlu tıpkısı aktarılma İstanbul’de gazetecilere yaptığı izah sırasında Aristokrat’nun bu sözlerinin hatırlatılması üzerine, “31 Mart’ta seçimi bozma edenler, ve dünyada, Avrupa’da onların gözünde nereye düştüğümüz noktasında, o olan biten şeylere baktığımızda, cemi de 31 Mart’ta seçimi tağyir edenler ahmaktır, geçmiş oraya aynı odaklansın” ifadelerini kullandı. Bu açıklamayla ilgili olarak, YSK’nın mukayyet suç duyurusunda bulunması arkası sıra İstanbul Rum Cumhuriyet Altını Başsavcılığı tarafından sormaca başlatıldı. Savcılığın hazırladığı savca, 28 Mayıs 2021’de Rum 7. Temel Ceza Mahkemesin tarafından akseptans edildi ve İmamoğlu için dam cezası kâm edilen sevgili süreci başladı.

İDDİANAMEDE NELER VAR?

İddianamede, İmamoğlu’nun 4 Teşrinisani 2019’birlikte gazetecilere yaptığı açıklamada, YSK üyelerine taşlama içeren ifadeler kullandığı öne sürülüyor. İmamoğlu’nun, “izah sırasında kullandığı söylemle YSK üyelerine hüveyda taşlama ettiğinin anlaşıldığı” belirtilen iddianamede, “bu sözün, asamble üyelerinin değer, haysiyet ve saygınlığını rencide edecek nitelikte olduğu” anlatım edildi. “İBB Başkanlığı seçiminin 6 Mayıs 2019’birlikte YSK aracılığıyla halel edildiği nazara alındığında, söylemin kamu personeli olan ve asamble halinde etkin mağdurlara yönelik olduğu hususunda kararsızlık bulunmadığı” belirtildi. İddianamede düzlük düz kayıtlı savunmasında İmamoğlu ise bahis konusu açıklamasında YSK üyelerine yönelik tıpkısı ifadesi olmadığını, bu söylemin kimesne marifetiyle birlikte Asamble üyelerine yönelik algılanmadığını ifade etti. İmamoğlu’nun o gün YSK Başkanı olan Sadi Atılganlık ile 10 YSK üyesine müteveccih, “müteselsil şekilde kurul halinde etkin kamu görevlilerine alın görevlerinden çevre alenen taşlama” suçunu işlediği belirtilerek, 1 yıl 3 kamer 15 günden dört sene aynı taban kadar hapisle cezalandırılması istendi.