OLCAY ÖĞRETMEN, DEPREMDE KENDİSİ GİBİ EVLERİ YIKILAN EBRU’NUN EĞİTİM MASRAFLARINI ÜSTLENDİ

İZMİR’birlikte, 117 kişinin yaşamını yitirdiği şişman depremin arkası sıra depremzedeler arasında hararetli dayanışma büyü oluştu. Depremde yıkılan 2 ayrı binadan kaçıp kurtulan kimya öğretmeni Olcay Maşa (47) ile ortaöğretim öğrencisi Ebrü İrevül’ün (17) yolları birlikte afetin arkası sıra kesişti. Olcay öğretmen, Ebru’nun 2 yıldır yetişek masraflarını üstleniyor. Depremden bilahare evleri yıkılan Ebru İrevül, Bir ocak kadar olduk. Bu yüzden haddinden fazla şanslıyım dedi.

İzmir’bile 30 Ilk Teşrin 2020’üstelik meydana gelen sarsıntı, kimya öğretmeni Olcay Cihaz ile ortaöğretim öğrencisi Ebrü İrevül’ü tıpkı araya getirdi. Depremde 37 kişinin yaşamını yitirdiği Rıza Mir Apartmanı’ndan çatı yıkılmadan saniyeler geçmiş dışarıya çıkarak kurtulan Olcay Aygıt, evlerini kaybeden ortaöğretim öğrencisi İrevül ile el birliği örneği sergiliyor. 24 yıllık kimya öğretmeni Olcay Alet, kurucusu olduğu okulda İrevül’ün eğitimini üstlendi.

Depremin arkası sıra yaşadıklarının etkisinden mufassal süre kurtulamadığını anlatım eden Olcay Cihaz, O çağ ablamla Kasıt Bey Apartmanı’nın 1’inci katındaki diş hekimine gitmiştik. Depremden biraz saniye önce Seferihisar Yelki’üstelik oturan kardeşimi görüntülü aramıştım. Onunla konuşurken onun sallandığını gördüm. Kardeşim ‘zelzele oluyor’ dedi. Biraz saniye sonradan ayağımın altında ayrımsız numara hissettim ve biz bir lahzada koşturmaya başladık. O anda ablamla konuşuyor olmamız ve onun biraz saniye önceleri depremin olduğunu söylemesi şansımız oldu. Zira hiç muttasıl koşmaya başladık. Binanın çıkışına ırak ayrımsız yerdeydik. Koridorlar üstümüze akla yatkın geldi. Bekleme salonunda durup bekleyenler vardı. Merdivenlere doğru yöneldik. Büyük zelzele zımnında yere molozlar düşmeye başlamıştı. Duvarlar parçalanıyordu ayağım kaydı ve yere düştüm. Ablam kaldırdı, koşmaya devam ettik. Film gibiydi. Adımımı dışarıya attığım anda bir gürültülü ve tıpkı toz bulutu oluştu. Tozun içinden sokağa attım kendimi ve gözümün ucuyla baktım ki bina yok diyerek konuştu.

‘HAYATTASIN VE MUCİZESİN’

Aygıt, depremden sonra günlerce kendine gelemediğini ve o dakikaları hafızasından silemediğini anlattı. Yaşamına bitmeme ettiğini ancak depremzedelere karşı çok hassas olduğunu söyleyen Aygıt, Daima gözümün önünde insanların içeride kalması ve sayha, çığırışları vardı. Bilahare dedim ki, ‘Olcay kendini toparla, hayattasın ve mucizesin’. Psikolojimi düzeltmeye çalıştım ama tabi ki o sorumluluk gitmiyor. Benimle beraber o yakınlarda olan 10’uncu derslik öğrencisi Ebru’yu tanımıyordum. O dahi benim kabil tıpkı depremzede. Evleri yıkıldığı için okulumuzun hemencek yanındaki ayrımsız apartman dairesine taşınırlarken tanıştık. Ebru ne okula gitsem, diye düşünüyordu. Ona bindi oldum dedi.

‘AKLIMA GELDİĞİNDE YENİDEN YAŞIYORUM’

Bu sene 12’nci sınıfta okuyan ve üniversite sınavına hazırlanan Ebru İrevül üstelik Olcay Alet ve okuldakilerle ‘sülale üzere’ olduklarını söyledi. Üniversitede ruhsal intikal etmek istediğini anlatan İrevül, depremin hayatında unutulmaz izler bıraktığını belirterek, şöyle devam etti

Deprem sırasında evdeydim. Odadan çıktığımda evde kimesne yoktu. Benzeri türap bulutunun içinde kaldım ve hangi olduğunu anlamadım. Askılık kapının önüne devrilmişti. Bu nedenle kapıyı açarken çok zorlandım. Merdivenlerden inerken basamakların yarısı yoktu. Zıplayarak indim. Aklımda annemler vardı. Sokağa çıkınca marketin olduğu yöne akilane ilerledim ve marketi göremedim. Içtima altına girmişti. Kafamı sağa akıllıcasına çevirdim. Binanın yıkılışını izledim. Annemlerle konuştum telefonda. O kapıyı açabilmeme çok şaşırdım. İçerde benzeri kedim, benzeri kuşum vardı, onları almak isteyenler kapıyı kırarak girmişler. İkisi dahi kurtuldu. Ego kendimi dışarı şüphesiz attım bilmiyorum. Beni Balıkesir’e tıpkısı yakınımın yanına gönderdiler. Zira kalacak yerimiz yoktu. O haset demek istemiyorum. Çünkü aklıma geldiğinde baştan yaşıyor gibiyim. Depremden sonraları, buraya taşınmamızın en pir yanlarından biri bu meslek oldu. Bir familya kabilinden olduk. Bana erbap çıktılar, bu yüzden haddinden fazla şanslıyım.

Share: