Eskişehir’bile 41 yıldır “hüsn-i biçim” ve “kaligrafi” sanatlarıyla ilgilenen Firez ve Turizm Bakanlığı Sanatçısı 53 yaşındaki Özdemir Şenova, 41 yılda üç kavanoz kalem yongası biriktirdi.
Şenova, 12 yaşında dayısının domuzuna halk yazısından etkilenerek kaligrafiye (iyicene abece sanatı) başladı.
Hüsn-i antrparantez de rabıt duyan Şenova, Tarihi Odunpazarı Bölgesi’ndeki Atlıhan Çarşısı’ndaki atölyesinde 15 yıldır çalışmalarını sürdürüyor.
Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Görüşme Iz Eğitim Kursları (ESMEK) ile Odunpazarı Belediyesi Konuşma ve Iz Edindirme Kurslarında (OMEK) 100’den fazla kursiyere bu sanatlara dayalı eğitim bilimi veren Şenova, internet üzerinden Almanya’daki öğrencilerine müteveccih derslerini de sürdürüyor.
Özdemir Şenova, AA muhabirine, ağırlıklı kendisine ayet, hadis ve özlü sözler yazdığını söyledi.
Kullandığı kağıtların 1. sınıf asitsiz kök kağıt olduğunu ifade eden Şenova, “Kağıtlarımız kıraathane ya dahi öz gibi renklendirici bitkilerle boyandıktan sonradan husye beyazı ile şap karıştırılarak ‘ahar’ dediğimiz el işi tabi tutulur ve parlatılır. Bu amal arz bir iki 6 kamer sürer. Kağıt bu aşamalardan sonraları kullanıma hazır ayla gelir.” diyerek konuştu.
Şenova, çalışmaya eskiz çıkartarak başladığını belirtti. Yazının ölçüsünü ayarladıktan sonradan eskizi kağıda geçirdiğini anlatan Şenova, “Ardından kamış ya birlikte bambu kalemlerle ‘is mürekkebi’ kullanarak yazıyı yazıyorum. Bire Bir eserin ortaya çıkması yaptığınız işe bakarak değişir. bazen dizayn aşaması de aylarca sürer. Arada Sırada dahi biraz saatte biter.” ifadesini kullandı.
“Hüsn-i forma ile kaligrafide makbul kalemlerin su kenarlarında yetişen erkeklik organı ve bambulardan yapıldığını dile getiren Şenova şunları tabir etti:
“Bu bitkiler gözyaşı vaziyetteyken toplanır. Arkası Sıra 3 ila 6 ay atlama beygiri gübresinde bekletilir. Suyunu bırakınca yazacağımız ölçüye göre kalemi açarak kullanmaya başlarız. Kalemlerin yongalarını asla çöpe atmayız. Hayatımız boyunca biriktiririz. 41 yılda üç kavanoz çıpır biriktirdim.”
Hüsn-i format ve hüsnühat alanında çaplı sanatçıların olduğunu belirten Şenova, tıpkısı hattatın ortalama 7 ila 10 yılda yetiştiğini söyledi.
Sanatının sonu olmadığını kaydeden Şenova, “Ömrüm yettiğince yürütme etmeye bitmeme edeceğim.” dedi.
