Hasan ve Şeyma’yı öldüren sanıklar, suçu birbirlerinin üzerine attı

KIRŞEHİR’de, sevgililer Hasan Aydoğan (21) ve Şeyma Çipo’i (18) öldürüp, Kızılırmak Nehri’ne atan vakfedilmiş sanıklar Şefik Ekici (35) ve Sami Aydoğan (32) için 2’şer kez ağırlaştırılmış müebbet istemiyle dava açıldı. İfadeleri ortaya sâdır sanıklar, suçu birbirlerinin konusunda attı.

Görüngü, güzeşte 25 Mart’ta saat 16.00 sıralarında Bağbaşı Mahallesi, Ağbayır mevkinde meydana geldi. Hususi şirkette çalışan Hasan Aydoğan ve Cömert Evran Üniversitesi Keyif Bilimleri Meslek Yüksekokulu’nda Buğulanmış Hizmet Bölümü öğrencisi kız arkadaşı Şeyma Çıpa, 40 BB 601 plakalı otomobilde bulundukları tam yanlarına Kırşehir Belediyesi’nde 8 yıldır güvenlik görevlisi yerine etkin Şefkatli Ekici ve Sami Aydoğan geldi. Ellerindeki kelepçelerle kendilerini polis güçleri kendisine tanıtıcı güvenlik görevlileri, Şeyma Çipo ve Hasan Aydoğan’dan araçtan çıkmalarını istedi. Hasan ve Şeyma, araçtan indikten bilahare duruma tepki gösterdi. 2 güç, Aydoğan ve Çıpa’in ellerini karşıt kelepçeleyerek otomobillerine bindirdi. Henüz sonradan bölgeden 50 kilometre uzaklaşarak, Kortulu köyü yakınlarındaki Kızılırmak Nehri’ne geldi. Burada Hasan Aydoğan ve Şeyma Çipo’i öldüren şüpheliler, cesetlerini bile nehre attı. Otomobili dahi temizleyen şüpheliler, köyden uzaklaştı. Çocuklarına ulaşamayan aileler, durumu polise bildirdi. İl Emniyet Müdürlüğü Düzenlilik Şube Müdürlüğü ekipleri, Bağbaşı Mahallesi, Ağbayır mevkinde ormanda tecezzi edilmiş araba ihbarı aldı. İncelemede, otomobilin Hasan Aydoğan’a ilişkin olduğu belirlendi. Polisin aramasında araçta ikiliye ilişik çökertme telefonları, montgomer ve Şeyma Demir’e ait ferdî eşyaların olduğu çanta bulundu. Çalışmalarını bölgede yoğunlaştıran ekipler, çevredeki güvenlik kamerası görüntülerini incelemeye aldı. İncelemede parafin aynı otomobilin Hasan Aydoğan ve Şeyma Çıpa’in bulunduğu alana gelip, bodur süre sonra uzaklaştığı belirlendi. Mobese görüntülerinde Hasan ve Şeyma’nın otomobilde olduğu belirlendi. Gözaltına alınan Müşfik Ekici ve Sami Aydoğan, emniyetteki işlemlerinin arkası sıra mahkemece tutuklandı.

CANSIZ BEDENİ SÜRÜCÜ BULDUİki şüphelinin ‘Cesetleri Kızılırmak Nehri’ne attık’ itirafı sonrası polis, güllabi, afiyet, AFAD ve su altı taharri kurtarma ekipleri, bölgede mücahede başlattı. Şeyma Çipo, olaydan 3 ahit sonraları cesedi kıyıya vurmuş halde bulundu. Çipo’in ellerinin suratsız kelepçelendiği, ayaklarının iple bağlandığı ve ensesinden tabancayla vurularak öldürüldüğü belirlendi. Zayi olan Hasan Aydoğan’ın cesedine ise 77 dolaşma sonra ulaşıldı. Ceset, güdücü Hızır İlyas Aydemir marifetiyle kente kısaca 35 kilometre uzaklıktaki Kızılırmak Nehri’nde bulundu. Sudan çıkarılan Aydoğan, ölü açımı için Ankara Adli Tababet Kurumu’na götürüldü. Otopsi işlemlerinin tamamlanmasının peşi sıra Aydoğan’ın cenazesi Dedeli Köyü’nde toprağa verildi.SANIKLARIN İFADELERİ ORTAYA ÇIKTITutuklanan sanıklar Şefkatli Ekici ve Sami Aydoğan karşı ise, 2’şer posta ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle dava açıldı. Sanıklar, 25 Kasım’üstelik hakim karşısına çıkma. Yaşanan olay sonrası sanıkların ifadeleri ortaya daha çok. Sami Aydoğan’ın verdiği ifadede, “9 yıldır Kırşehir Belediyesi’nde güvenlik görevlisi namına çalışıyorum. Son 1 yıldır Şefik Ekici  ile içtenlikle arkadaşlığım var. Olaydan 1 kamer ilk Şefik bana Şeyma ile görüştüğünü fakat kendisini reddettiğini söyledi. Sonrasında Şefik’e 18-25 aralığında aynı eş Şeyma ile ilişik duyum getiriyordu. Müşfik da kıza 100-200 TL servet veriyordu. Ancak kızın ismini bilmiyorum. Olaydan 8-9 kamer geçmiş Şefik kendisine kurusıkıdan tağyir tabanca almıştı. Olaydan 2 çevrim önce birlikte Şeyma’nın nerede olduğunu öğrendiğini, onu bulup döveceğini söyledi. Bu nedenle benim 40 AAC 364 plakalı otomobilimi istedi. Uzlaştırıcı çevirmek istemediğim amacıyla bana ‘birlikte gidelim’ dedi. Görüngü günü uzlaştırıcı ego kullanıyordum. Müşfik de yanımda oturuyordu. Biz Hasan ve Şeyma’nın bulunduğu yere gittik. Makine içindeki Hasan ve Şeyma yarı meydanda vaziyetteydi. Bunu gören Şefik çıldırdı. Yanlarına gidip kimliklerini istedi. Şeyma, Sevecen’i tanımasına rağmen tek molekül demeden kimliğini verdi. Hasan üstelik ‘ne oluyor?’ diye niteleyerek kimliğini verdi. Sonrasında Hasan ve Şeyma’yı araçtan indiren Şefkatli, ikisini bizim bulunduğumuz aracın arka koltuğuna oturttu. Müşfik üzerinden çıkardığı kelepçenin ayrımsız halkasını Şeyma’ya diğerini ise Hasan’ın bileğine geçirdi. Bana dahi çevirgeç ile ilerlememi söyledi. Araçla Sevdiğin mevkine ilerledikten bire bir süre sonra Şefkatli araçtaki Şeyma ve Hasan’ı araçtan indirdi. Şeyma’ya ‘bire bir değişik araya yetişme imkanımız var mı?’ diye niteleyerek sordu. Şeyma, ‘Ben seni istemiyorum, hoşlanmıyorum’ yanıtı verince Şefik belinden çıkardığı tabancayla Şeyma’nın başına 2 halk yara açtı. Müşfik sonrasında 15 metre gitgide bulunan Hasan’ın yanına gelerek ‘niye bu kalleşliği yaptın?’ dedi. Hasan’ın karşılık vermemesi konusunda ona de 2 el keder açtı. Sonrasında cesetleri aracın bagajına koyarak, Kızılırmak Nehri’ne attık. Sonrasında aracı temizleyerek ayrıldık. Görüngü sonrası Müşfik bana kasem ettirdiği için yaşananları kimseye anlatamadım” ifadelerine meydan verdi.    ‘SAMİ BANA ‘ŞUNLARI BİR KORKUTAYIM’ DEDİ’Sanık Sevecen Ekici ise, “Fenomen haset saat 14.00 sıralarında Sami beni aracıyla evden aldı. Kendisiyle az buçuk çarşıda dolaştıktan sonra Kortulu köyü için gittik. Orada park yeri halinde bire bir araba gördük. Sami bana miftah içindeki kişilerin ilişkiye girdiklerini söyledi. Sami bana ‘ego şunları aynı korkutayım’ dedi. Ben ‘vazgeç lüzumlu yok’ dedim. Sami beni dinlemeyerek, ‘vesile içindeki kadını sinkaf edeyim mi?’ dedi. Ben buna alın çıktım. Sami araçtan inerek bana ‘sende geleceksin’ dedi. Kul korktuğum amacıyla indim. Sami aracın yanına gidip, dip kapıyı açarak Hasan ve Şeyma’ya kendini polis güçleri olarak tanıtıp, ‘siz burada ne yapıyorsunuz? Eşeysel ilişkiye mi giriyorsunuz?’ diyerek sordu. Açkı içindeki Hasan, Şeyma ile yâren olduklarını, tıpkısı öz yapmadıklarını, oturduklarını söyledi. Ben kendisine hapsetmek isteyince ‘sen on paralık obstrüksiyon. Ben senin amirinim. Karakola gidince sana soracağım’ dedi. Bunun üzerine ikisini araçtan indirerek zat aracımıza bindirdik. Güvenlik görevlisi olmam dolayısıyla üzerimdeki kelepçenin tıpkı halkasını Şeyma’ya diğerini ise Hasan’ın bileğine taktım. Araçla Kalankaldı köyüne makul yola çıktık” dedi.’ŞEYMA ‘BU POLİS DEĞİLMİŞ’ DİYEREK YARDIM İSTEDİ’

Sözlerini sürdüren Ekici, şöyle konuştu: “Meraların bulunduğu ayrımsız alana geldikten sonraları durduk ve ego Hasan’ı araçtan indirdim. Sami benden ve Hasan’dan aracın yanından uzaklaşmamızı istedi. Kısaca 30 metre uzaklaştıktan sonraları durmamızı söyledi. Bu tam kendisi aracın kayırıcı koltuğundaki Şeyma’nın yanına geçti. Bu tam bağıran Şeyma, ‘Bu polis güçleri değilmiş, kurtarın beni hücum ediyor’ diye müzaheret istedi. Sami bize ‘Ben çağırana kadar gelmeyin’ dedi. Sami aracın içindeki Şeyma ile kısaca 6-7 an kaldı. Sonrasında araçtan önceki Şeyma sonrasında de Sami indi. Şeyma’nın elbiseleri üzerindeydi. Sami araçtan indiğinde pantolonunu düzeltiyordu. Sami’nin kıza saldırı ettiğini gözümle görmedim ancak Şeyma’nın bağırmasından ortalık hücum ettiğini düşünüyorum. Sami araçtan indikten bilahare belinden çıkardığı tabancayla Şeyma’ya iki el ataş açtı. Ben korkudan donakaldım. Üste korkudan altıma kaçırdım. Sonradan üstelik Hasan’ı vurdu. Ben kendisine engel olsaydım ihtimal beni üstelik vuracaktı. İki cesedi Kızılırmak Nehri’hangi attık. Arkası Sıra ara bulucu temizledik. Ego bu olaya hiçbir şekilde gönüllü namına katılmadım, suçsuzum.”

Share: