Gereksiz antibiyotiğin el açtığı “antimikrobiyal dayanım” 5 yaş altında hayati risk yaratıyor

Acun genelinde herhangi bir yıl yaklaşık 700 bin kişi, abes antibiyotik kullanımının üstelik sebepleri ortada olduğu antimikrobiyal direnç dolayısıyla hayatını kaybediyor, temas 5 ölümden biri 5 yaş altındaki çocuklarda görülüyor.

AA muhabirinin, 18-24 Teşrinisani Dünya Antimikrobiyal Farkındalık Haftası nedeniyle, Esenlik Bakanlığı verilerinden derlediği bilgiye göre, bakterileri öldüren veya üremesini durduran ilaçlar “antibiyotik” adına tanımlanıyor.

Bakterilerin neden olduğu enfeksiyon hastalıklarının tedavisinde geçer bu ilaçlar, sağlığın korunmasında dirimlik önem taşıyor.

Antibiyotiklerle beraber, antiviraller, antifungaller ve antiparaziterler “antimikrobiyal tılsım” namına tanımlanıyor.

Bu ilaçların varlığına rağmen bakterilerin, virüslerin, mantarların ve parazitlerin üreyebilmesi ve çor yapması ise “Antimikrobiyal Dayanım (AMD)” adına ifade ediliyor.

Dünyanın karşı karşıya olduğu toptan tıpkısı esenlik tehdidi adına gösterilen antimikrobiyal dayanım sonucu, tedavi süresi uzuyor, tedavi maliyetlerinde, çor ve ölüm oranlarında çoğalma yaşanıyor.

2050’de seçkin yıl 10 milyon kişinin hayatını kaybedeceği öngörüsü

Acun genelinde değme yıl kısaca 700 bin kişinin antimikrobiyal dirence sadık kendisine hayatını kaybettiği belirtilirken, direnç oranının bulunan bir lahzada artması halinde, 2050’bile yıllık ahiret yolculuğu sayısının 10 milyona çıkacağı hesap pusulası ediliyor.

Bu ölümlerin, 2050’birlikte beklenen kansere sadık ölümlerden daha aşkın olacağına özen çekiliyor.

Ailelere 5 gözyaşı altı amacıyla uyarı

Her gözyaşı üzere yıldırma oluşturan antimikrobiyal direncin, özellikle basit çocuklarda faziletli riziko taşıdığı vurgulanıyor.

Yaşanan herhangi bir 5 ölümden birinin, 5 yaş altındaki çocuklarda görüldüğüne dikkat çekilirken, doktor aracılığıyla reçete edilmedikçe ailelere, çocukları amacıyla antibiyotik kullanımından kaçınması uyarısı yapılıyor.

Antibiyotiklerin, sadece hekimin reçete ettiği durumlarda, eczacının danışmanlığında uygun dozda ve sürede kullanılması gerekiyor. Özellikle enflüanza evet de nezle gibi virüslere ilişkin solunum yolu enfeksiyonlarının tedavisinde yeri olmayan antibiyotiklerin hekim yoluyla derman edilmedikçe banko kullanılmaması öneriliyor.

“Viral enfeksiyonlarda ebeveynlerin panik yapmasına lüzum bulunmayan”

Ankara Üniversitesi (AÜ) Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı ile İlaç Bilincini Geliştirme ve Akliyeci İlaç Derneği Başkanı olan Prof. Dr. İsmail Balık, antimikrobiyal direncin özellikle sıradan gözyaşı grubundaki etkisine ilişik AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.

Çocuklarda sık görülen solunum yolu enfeksiyonlarının yüzdelik 90’dan fazlasının grip, nezle, influenza kadar viral kaynaklı olduğunu tamlayan Balık, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bu asıl virüs kaynaklı hastalıklarda çocuklarda kesinlikle antibiyotiklerin kullanılmaması gerekiyor. Çor belirtilerinin 5 günden fazla sürmesi ya birlikte 48 saatten bilahare bulguların haddinden fazla henüz fazla artması halinde çocukların tekrar hekime götürülmesi önerilir. Hastanede yapılan incelemede, bire bir bakteriyel durumun belirleme edilmesi halinde hekim reçetesi ile antibiyotik kullanılması gerekiyor. Bunun dışındaki durumlarda viral enfeksiyonlar, biraz dönüş ortamında geçeceğinden, ebeveynlerin panik yapmasına ister yoktur.”

Alelhusus bir numara basamakta görev işleyen hekime üstelik balaban gravite düştüğü değerlendirmesinde bulunan Balık, “Ebeveynlerin baskısı ile asla antibiyotik yazılmamalı. Çünkü, bakteri kaynaklı enfeksiyondan emniyetli olunmadıkça antibiyotik tedavisi söz konusu gayrimümkün. Elhak, reçetesiz antibiyotik gerçekleştirme edilemiyor. Bu nedenle, hekime, eczacıya etki yapılmamalı.” dedi.

Yaklaşık 30 yıldan bu yana eskimemiş antibiyotik keşfedilmedi

Prof. Dr. Balık, usçu antibiyotik kullanımına ilgilendiren keyif politikaları sebebiyle abes kullanma nedeniyle otama şansını ortadan kaldıran antibiyotik direnci oranında düşüş kaydedildiğinin altını çizdi.

Ancak bunun hala tam olmadığına dikkati calip Balık, Türkiye’nin şu anda antibiyotik direnci bildirme yüksek ülkeler arasında bulunduğunu belirtti.

Balık şöyle devam etti:

“Bu mücadelenin kazanılabilmesi üzere içtimai bilinçle karı, doktor alay malay cereyan etmeliyiz. Zira, fen dünyası kestirmece 30 yıldan bu yana hastalıkların tedavisinde etkili bakir bir antibiyotik grubu keşfedemedi. Nedeniyle elimizdeki tek zırh bulunan antibiyotikler, ve bunları dahi rasyonalist kullanarak, gereksiz antibiyotik kullanımından kaçınarak, dirence kapalı ölümleri engellemeliyiz. Hem tarım ve hayvancılıkta hem üstelik insanlarda geniş ve boş kullanımdan kaçınılması zaman ve ati üzere dirimsel önem taşıyor.”

Share: